Thursday, September 20, 2012

Masal Kahramanları Kapaklar 23

















































Masal Kahramanları Kapaklar 23

Masal Kahramanları Facebook Kapaklar, Fairy Tale Heroes Covers Facebook

Fairy, Tale, Heroes, Covers, Facebook, Masal, Kahramanları, Facebook, Kapaklar



Wednesday, September 19, 2012

Elmalı Tatlı Tarifi











Malzemeler






Hamur için:

250 gr un

50 mil ayçiçeği yağı

10 gr tuz

Aldığı kadar su




İç Dolgu Malzemesi:

4 adet yeşil (golden) elma

100 gr toz şeker

20 gr tereyağı

100 gr toz badem

50 gr kuru üzüm

50 gr ceviz içi

1 tatlı kaşığı tarçın




Appel Strudel (Elmalı Tatlı) Tarifi

 Unu hamur yoğurma kabına alıp ortasını açın. Tuz ve ayçiçeği yağını ilave edin. 2-3 kaşık kadar su ekleyip malzemeyi karıştırın. Gerektikçe azar azar su ekleyerek ele yapışmayan kıvama gelene kadar yoğurun. Hamuru ikiye bölüp top yapın ve üzerini örtüp 30 dakika dinlendirin.

 Elmaları soyup küçük küçük doğrayın. Elmaları bir tavaya alıp üzerine şeker, tereyağı, toz badem, üzüm, ceviz içi ve tarçın ilave edin. Orta ateşte meyveler yumuşayana kadar pişirip soğumaya bırakın.

 Hamur toplarını kol böreği hamuru açar gibi ayçiçeği yağı ile yağlayarak mermer tezgâh üzerinde ellerinizle çekerek açın. incecik ve büyükçe bir yufka halini almalı.

 Üzerine elmalı iç malzemeyi serpiştirip yufkanın iki kenarını katlayın. Açık kenarından başlayarak ve biraz gevşek tutarak rulo halinde sarın. Yağlı kâğıt serilmiş veya yağlanmış fırın tepsisine yerleştirip önceden ısıtılmış 180 derece fırında 30 dakika kadar pişirin. Üzerine bolca pudraşeker serpin. Dilimler halinde kesip ılık olarak servis yapın

Eyla Baby ÖRGÜ'DEN HARİKA BİR HEDİYE SİZLERLEEE



















BU HARİKA HIRKAMIZA KİM SAHİP OLMAK İSTER 














KAZANMAK ÇOK KOLAY HEPİNİZİ BEKLİYORUM














KAMPANYA KATILIM ŞARTLARINI VE KATILIMLARINIZI BU LİNKTEN GERÇEKLEŞTİREBİLİRSİNİZ.














https://www.facebook.com/photo.php?fbid=349035338503286&set=a.349034785170008.81142.348631725210314&type=1&theater














KATILAN HERKESE BOL ŞANS

Partners Tanıtım Fragmanı



Partners Tanıtım Fragmanı (CBS)


Tuesday, September 18, 2012

Babaannem'den

Babaannem 1996 yılında öldüğünde 107 yaşındaydı. Pamuk gibiydi.. Hıdırbeyli'de iç içe iki avludan sonra cumbalı büyük bir evde( benim doğduğum evde orası) gelin gelmişti. Savaşta dedemi 4 yıl beklemiş. Dedem Halil Efeydi. Öyle dağa falan çıkmamış ama ermeni savaşlarında,kurtuluş savaşında yürekten savaşmış.İlk çocukları ikiz olmuş. yaşamamış. sonra dört çocuk.. halam tek kızmış. Bu yüzden çok kıymetliymiş. Babamla annemi evlendirirken aynı gün halamıda gelin etmiş. Bir günde iki düğün..neyse konumuza döneyim. Babaannemden geriye eşyaları kaldı. Ama güzelim eşyaları gelinler yani annem ve yengelerim eski diyerek kıymetini bilemedi.

 Bizim incir bahçelerimiz vardı. Gelinlik porselen tabakları ile ayran bardaklarını  iğlek agacının altında bir çukur açarak sakladım. Çünkü annem istemiyordu. İncir bahçesinden kışlık evimize geldik.Aylar geçti. Ertesi yıl incir göçümünde doğru ağacımın altına gittim. Bir de ne göreyim?  Benim tabaklarım ve bardaklarımın üzerinden saban geçmiş. derinden alınca kırılmışlar.

  Onları öyle görünce ağladım. kırık olanları birleştirmek istedim. Olmadı.. Birer tane kalmış onları yıllarca evden eve taşınırken önce  korudum.sandıklarda sakladım. sakladımm sakladım..Sonunda ; öldüğümde saklayacak değer bilecek bir yakınımın olmadığını gördüm. Onları Aydın Ticaret Odasının Aydınlılara Armagan ettiği AYTO KÜLTÜR Evine verdim.

 İçim rahat. Benim için koruyacak olanlar var. Onlara Teşekkür ederim.

 Tüm zenginliğimiz anılarımızın çokluğu.. yaşamışlıklarımız..













 Sevgiyle kalın..

Çeşitli Karışık Kapaklar 55





































Çeşitli Karışık Kapaklar 55

Çeşitli Karışık Facebook Kapaklar

Miscellaneous Facebook Covers a variety of

Çeşitli Karışık , Facebook, Kapaklar

Miscellaneous, Facebook, Covers, a variety of


Domates Salçası Sosu Tarifi







Sponsor Bağlantılar




Domates Salçası Sosu nasıl yapılır, Domates Salçası Sosu ne zaman ve ne şekilde yapılır püf noktaları nelerdir.




Malzemeler




Yarım su bardağı rafine yağı

1 kilogram domates salçası

2 çorba kaşığı tuz

1 tatlı kaşığı toz şeker

Sebze karışımı

20 bardak su

Baharat

10 su bardağı et suyu

3 çorba kaşığı tepeleme un



Tarifi




Derin bir tencereye rafine yağını koyup kızdırınız ve sebzeleri üzerine ekleyip karıştırarak 2-3 dakika boyunca kavurunuz. Salçasınıda ekleyip 2-3 dakika daha kavurunuz. Daha sonra bütün malzemeyi katıp kaynatarak yarım saat pişiriniz. Unu bir bardak ılık su ile ezerek karıştırarak salçaya katınız. 15 dakika daha kaynatarak ateşten alın ve içindeki baharat torbasını çıkarıp atınız. Normal süzgeçten süzdürüp kullanınız ve soğutarak buzdolabında saklayıp. İstediğiniz zaman ısıtıp kullanınız.




Afiyet Bal Şeker Olsun..

Monday, September 17, 2012

örgü oyuncak

deniza1715 Eylül 2012, 10:50






İlginizi çekerse size yaz çalışmalarımı göstermek istiyorum.






















Daha fazlası blogumda






Henüz ilgili yazı yok.






Henüz hiç yorum yok.



Siz bu konuda ne düşünüyorsunuz, ?




Yorum ekleyebilmek için giriş yapmanız gerekiyor.

Şehriyeli Güveç

Şehriyeli Güveç



Malzemeler
750 gr. Koyun eti
1/2 paket Arpa şehriye
3 adet Domates
2 adet Soğan
2 yemek kaşığı Margarin
1 tatlı kaşığı Karabiber
Tuz


Yemeğin Tarifi
1. Kuşbaşı doğranmış et, yıkanır, süzülür, tencereye konur; kuvvetli ateşte 3 – 4 dakika çevrilir.


2. Ete, ince doğranmış soğan, tuz ve karabiber katılır. Soğan pembeleşmeye başladığında, kabuğu soyulmuş, çekirdekleri çıkarılmış, küçük doğranmış domatesler ilave edilir, karıştırılır, biraz kavrulduktan sonra, etlerin üstünü örtecek kadar sıcak su konur ve fırına sürülür. Et ilik gibi yumuşayıncaya kadar, gerektiğinde sıcak su ilave edilerek, orta ısılı fırında pişirilir.


3. Bir güvece, iki kaşık yağ konur, eriyince şehriye katılır, karıştırılarak pembeleşinceye kadar kavrulur, pembeleştiğinde 1 1/2 su bardağı sıcak su ilave edilir ve tuz katılır, orta ateşte pişirilir.


4. Şehriye suyunu çekince ortası çukurlaştırılır ve tenceredeki et buraya aktarılır. Güveç tekrar orta ısılı fırına konur, 5 dakika daha pişirilir. Sıcak servis yapılır.

Sunday, September 16, 2012

An oil filter for water















A new screen can separate oil and water after they’ve mingled






There’s an old saying that oil and water don’t mix. But sometimes they do — especially when a chemical called a surfactant brings the two together. Once blended, oil and water become tough to pull apart. Unless, that is, you have a new type of sieve.






Researchers led by Anish Tuteja at the University of Michigan have created a new type of filter that lets water pass through but leaves oil behind. The device could be used to help clean water at treatment plants or mop up oil spills. It’s too soon, however, to know if it will be useful for large disasters, notes Tuteja.






read more >>






Journal reference: Nature Communications >>

Saturday, September 15, 2012

Patlıcan Kebap
















Merhaba...






Sanırım problemim çözüldü.






Bu arada yayınlayacağım çok şey birikti...






Neler yaptım neler ;)











Önce Kuzey Efendi bu aralar ne yapıyor, ondan bahsetmek istiyorum.











Küçük Bey'in kahvaltı keyfi...











Oğlum artık kahvaltısını "pende peynir" (pembe peynir) ile yapıyor ;)






Bilin bakalım "pende peynir" ne?











Paşa artık ne yiyeceğine kendi karar verdiği için annem soruyor, 






- Kuzey kahvaltıda ne yiyeceksin, diye.






Paşa cevap veriyor "men, pende peynir yicem".






Tabii ki ben anlamıyorum. Annane devam ediyor.






-Yumurtanı nasıl yiyeceksin...






- Pişik...











Türkçe meali;






Pende peynir; Kaşarı kibrit çöpü gibi doğrayıp, vişne reçeli ya da çilek reçeline batırıp yiyormuş.






İşte onun adı pende peynirmiş.






Pişik; sahanda yumurtanın yeni adı ;)











Kuzey'in annane kahvaltısı...






Üçgen peynir ya da pende peynir (kaşar) (tercih yapıyor, ikisinden de yerse, kim naz yapacak?)






Yumurtası "pişik" ya da "suda" (kendi karar veriyor, rafadan olursa sarısı yenmiyor).






Domates-salatalık kesinlikle olacak ama mutlaka domatesin kabukları soyulacak ayrıca oda sıcaklığında olacak, azıcık soğuk olursa yememek için mazeret bulunmuş oluyor, yenmiyor.






Zeytin, küçük sele zeytini olacak, az tuzlu, çok etli olmayacak, beğenirsek yiyoruz, beğenmezsek sofraya gelip gidiyor, yenmiyor.






Arada bir sebzeli krep... annanesinin onu yedirmek için değişik oyunları var,






ben bu konunun tamamen dışındayım ;)






Süt, çilekli olacak...











kahvaltının sonunda annanesiyle keyif yaparken şekersiz "paşa çayı" içilecek.











Tam keyif adamı oldu, paşa...











Kahvaltının nerede olacağı konusunda pazarlık aşaması,






- Annane evde yemek istemiyorum, parka gidelim, diyormuş.






Haftanın 2-3 günü sevgili annanemiz ile parkta kahvaltı...






(parktaki kahvaltılarını görseniz, havuzun kenarındaki çardağa yerleşiliyor,






bir tarafı çocuk parkı diğer tarafı havuz, masa örtülerine kadar özel...)






Park olmazsa balkon...











Biz senin hakkını nasıl öderiz, sevgili annanemiz...











Kuzey'in benimle kahvaltısı...






Sabah kalkılıyor "anne, işe gitme..." nazlanması.






- Tamam oğlum, bugün iş yok.






- Anne, men acıktın (yanlış yazmadım, daha ekleri tam yerli yerinde kullanamıyoruz)






- Tamam hayatım kahvaltı yapalım, ne yiyelim.






- Kek, çilekli süt...






Sonra 3,5 saat süren bir kahvaltı nazlanması ve yalan yanlış bir kahvaltı...

























Yani oğlum haftasonları yarı aç - yarı tok geziyor.











Gelelim tarifimize...











Malzemeler






1 kg patlıcan






Sıvıyağ (kızartmak için)






3 adet domates






6-7 tane sivri biber











Köftesi için;






Yarım kg kıyma






1 kuru soğan (rendelenmiş)






1 yumurta






Yarım su bardağı ekmek içi (ben ekmeği fırında kurutup robottan geçiriyorum. Hazır oluyor.)






Maydanoz (o an evde yoktu, ben koymadım)






Karabiber






Kırmızı pulbiber






Kekik






Tuz











Sosu İçin;






1  kaşık salça






Sıvıyağ






2 diş sarımsak






1 çay kaşığı şeker






tuz






su
















Hazırlanışı











Önce köfte malzemelerini iyice karıştırarak köftemizi yoğuruyoruz. Ekmek içi az gelirse ekleyebilirsiniz. Soğan ve yumurtanın büyüklüğüne göre miktarı değişebiliyor. Yoğurulmuş köftemizi yarım saat kadar dinlendirip, ondan sonra şekillendiriyoruz.











Daha sonra patlıcanları yıkayıp alacalı soyuyoruz. Yaklaşık 15-20 dakika tuzlu suda bekleyiyoruz. Daha sonra iyice korulayıp, 2-3 parmak eninde doğruyoruz. Ben sıvıyağda birazcık kızarttım ve havlu kağıda çıkartarak fazla yağını çektirdim. Dışarıda çiğden koyup pişiriyorlar ama onların fırınlarının ısısı evdekilerden çok yüksek ya da mangalda yapıyorlar onun pişirmesi de ev tipi fırınlardan farklı... 











Neyse ben böylesini tercih ettim, siz patlıcanları çiğden koyarak da deneyebilirsiniz ;)











Bir patlıcan, bir köfte tepsiye dizdim. Daha küçük bir tepsiye de dizebilirsiniz. Ben ortada kalan boşluğa ikiye keserek domates koydum (domates lezzetlendiriyor) ve dilimlenmiş domates ve biberle üzerini süsledim.











Başka bir tencerede sıvıyağda salçasını kokusu çıkana kadar kavurdum biraz sıcak su ile açarak tuz, şeker ve sarımsağını ilave ettim. Birkaç dakika bu şekilde pişti.











Bu sosu patlıcanların üzerini geçmeyecek şekilde tepsiye döktüm. Aceleniz varsa biraz ocakta kaynatıp, daha sonra fırına verebilirsiniz. Direk fırına verirseniz üzerini aleminyum folyo ile kapatırsanız üstleri yanmaz. Pişmesine yakın folyoyu alıp üstlerinin kızarmasını sağlayın.











Afiyet olsun...

Thursday, September 13, 2012

Çiğ Börek Tarifi

Malzemeler:

3 su bardağı un

2 yemek kaşığı yoğurt

1 yumurta

1 su bardağı ılık su

1 çay kaşığı tuz

Kızartmak için sıvıyağ

İç malzeme:

250 gr kıyma

1 soğan

3 dal maydanoz

1 çay bardağı su

Tuz,karabiber

Çiğ Börek Tarifi Hazırlanışı:

Soğanı rendeleyelim.Maydanozu yıkayıp kıyalım.Kıymayı,suyu,tuz ve karabiberi katıp iç harcını hazırlayalım.Hamur için olan malzemelerimizi yoğuralım.15 dak. dinlendirelim.Sonra hamurdan ceviz


devamı ...

Tuesday, September 11, 2012

Pinterest Hesabını Facebook Hesabına Bağlama

Eğer Pinterest hesabınız varsa ve Pinterest’te bulunduğunuz aktiviteleri otomatik olarak Facebook’da da yayınlamak istiyorsanız aşağıdaki adımları sırasıyla uygulayınız.

 

Sağ bölümde adınızın yanındaki ok işaretine tıklayıp


Pinterest Hesabını Facebook Hesabına Bağlama

Pankek Pastası Tarifi




pankek pastası tarifi






Mazlemeler








  • 1 ölçek kolay krep














  • 1 su bardağı / 250 gr kiraz ya da frenk üzümlü dondurma














  • 1 su bardağı / 250 gr limonlu dondurma














  • 1 su bardağı / 250 ml çilekli dondurma














  • 180 gr taze çilek



















Krep hamurunu hazırlayın ve 7 adet kalın pankek yapmak için ayarlayın.  Dondurmaları oda sıcaklığında 10 dakika yumuşamaya bırakın. Bir servis tabağına 1 adet krep koyun. Kirazlı dondurmanın yarısını üzerine sürün. Diğer krepi üzerine kapatın ve üzerine limonlu dondurmanın yarısını sürün. Üzerine bir krep kapatın ve çilekli dondurmanın yarısını sürün. Bu işlemi malzemeler bitene dek sürdürün. Kalan krepi en üste koyun. Üstteki krepi taze çilekle süsleyin. Hepsini bir seferde servis yapın.



Benzer Tarifler:

Santral'de 4 Dev: Red Hot Chili Peppers






Red Hot Chili Peppers, sanırım dünya üzerinde bu kadar yetenekli adamın bir araya gelebildiği nadir gruplardan. Flea'nin mükemmel bası, Anthony'nin eşsiz sesi, Chad'in güçlü kolları ve Josh'ın tınıları... Ya da John mu demeliydim?

Bu adamlar ile herkesin küçüklüğüne dayanan bir hikayesi vardır. Ben mesela, ortaokuldayken bilgisayarda abimin müzik dosyalarını karıştırıp, "Red Hot Chili Peppers mı, haha ne komik isimmiş" diyerek açtığım Californication şarkısını amaçsızca ezberlemeye çalışarak başladım onları dinlemeye. Ardından bütün albümü dinleme ve ezberleme çabalarım, abimin onları takip etmesi ve bir şekilde By the Way albümünü bilgisayara yüklemesiyle bağımı koparmadım. Stadium Arcadium'da ise onun evden ayrılmasıyla iş başa düşmüştü ve ben de artık hatrı sayılır bir RHCP takipçisiydim.

Tabii o yaşlarda insan grup üyeleri nasıl insanlar, nasıl çalıyorlar bası, nasıl hissediyorlar şarkıyı diye pek düşünmüyor. Bu yüzdendir ki John Frusciante'nin gruba gel-gitlerinden bi'haber yaşamak beni çok etkilemiyor. Gel gör ki 20 yaşında, I'm With You ile yeni bir devrin başladığını farkediyorum.





Peki konser başlamadan neden "gitmek istemiyorum" tribine girdim bilmiyorum. Pozitif'i severim ve güvenirim, ama kötü bir organizasyon olacağını düşünmüştüm kalabalığa bağlı olarak. Nitekim herkes de öyle olduğunu iddia etti ama, ben konser öncesinde, sırasında ya da sonrasında sıkıntı yaşamayan şanslı azınlıktanım sanırım. Gitmesem kendimi öldürebilirmişim o ayrı.

Gelelim konsere... Grup sahneye çıkıyor. Red Hot Chili Peppers dinlediğime inanamayarak boş boş bakıyorum bir süre. Anthony, Flea, Chad ve Josh. John'la hep karşılaştırıldığı ve yetersiz bulunduğu için zaten sahiplenme moduna geçtiğim Josh'un Türk bayraklı t-shirt'ü bi' 'neden?' dedirtiyor ama incittiği ayağıyla oturarak çalması ve yine şahane işler çıkarmasıyla kalbimi milyonuncu kez kazanıyor. Monarchy of Roses ile başlayan konser benim için Dani California, Can't Stop, Scar Tissue (hiç sorma hiç) ve Look Around'ın arka arkaya gelmesiyle zaten şahane giderken, birkaç şarkı sonra Did I Let You Know'da İlhan Erşahin'in gelmesi gecenin sürprizi oluyor! Üstelik gecenin başında saksafon seslerini duyduğumuzda arkadaşımın "Aslında bu İlhan Erşahin konseriymiş" diye geyik yapmasının üzerine onu sahnede görmek bizim için çok daha şaşırtıcı! Karizmatik duruşu ve mahcup tavırlarıyla sahneye de çok yakışıyor üstelik.





Derken Under the Bridge, Californication ve By The Way ile kapanışı yapıyoruz ki daha güzelini düşünemiyorum. Bis'e çıktıklarında da Give It Away'de biz coşuyoruz, ve bir Jam bekleyeni olmasam da Josh ve Flea'yi birkez daha birlikte çalarken görmek için nefes dahi almadan bu iki şahane adamın karşılıklı atışmasını izliyorum. Üstelik Josh'un yerdeki Flea'nin yanına kırık ayağıyla gelip oturması ise ayrı bi' güzellik. Bu kadar uzun bir bis de beklemiyordum ama adeta isimlerine en çok yakışanı yapıyorlar.

Herkesin hemfikir olduğu üzere, konserin frontman'i aslında Flea oluyor. Bis'e amuda kalkmış bir şekilde çıkması, bir an bile yerinde durmaması ve konser bitiminde "Support music!" temalı konuşması daha cabası. Konser boyunca seyirciyle iletişimleri de "eh" düzeyinde aslında. Tabii Anthony'nin "Ben Bebek'e taşınıyorum. Flea Galata'ya, Chad de neden bilmiyorum ama Asya yakasına. Josh ise bir karavanda nehir kenarında yaşayacak." (Burda korkarım ki İstanbul Boğazı'nı kastediyor.) dediğini saymazsak :)

Konserin bizim için en  şaşırtıcı tarafı ise, çıkışta grup üyelerine rastlamamız oluyor. Trafik sağolsun taksimizi Kabataş'tan götürürken ve ben takside uyuklarken, arkadaşımın "Bakın grup üyeleri!" diye bağırmasıyla uyanıyorum ve yanımızda yolda, az önce bize hayatımızın en güzel saatlerini yaşatan adamları görüyoruz; kucağında uyumuş bir bebekle Flea, Anthony ve Chad! İnip yanlarına gitsek mi tereddütünü yaşıyoruz ama Flea'nin bebeği var diye çekinip vazgeçiyoruz. Üstelik bugün tesadüfen okuduğuma göre Anthony pek hoşlanmazmış böyle şeylerden. Neyse, kafamızdaki kusursuz halleriyle kalıyorlar :)

Son olarak, evet anladık, John Frusciante'siz bir Red Hot Chili Peppers birçoğunuz için eksik... Ama Josh Klinghoffer da boru değil, di mi?

Saturday, September 8, 2012

İlginç Facebook Kapaklar 12



















































İlginç Facebook Kapaklar 12

İlginç Facebook Kapaklar, Interesting Facebook Covers

Interesting, Facebook, Covers, Facebook, Kapaklar, İlginç